Çaresiz bir ifadeyle çıktı kadın doktorun odasından. Elinde bir tomar kağıt, gözlerinde akamayan bir kırmızılık. Söylemek istedikleri çok kelimeleriyse yoktu, zaten kelimelere gerek de yoktu.
Neden Buradayız?
Sosyal Medyacı küçük kardeş yeni böbrek nakli olmuş büyük kardeşe demişti ki beş yıl önce "bre kardeş gel beraber kardeş kardeş bir blog açalım, hem çalalım hem oynayalım; bizimle oynamak isteyenleri de aramıza kata kata kocaman bir aile olalım."
İşte böyle çıktık yola,hem kendimiz için hem sizin için, hayatın ve hayatlarımızın içinden, aklımızdan geçenleri, aman aklımıza gelmesin dediklerimizi; görüşlerimizi; yaşanmışlıklarımızı ve yaşanmışlıklaşmasını umduklarımızı; Dün’ün Bugün’ün olası Yarınların içine Siz dostları da katıp, arkamızda rüzgar önümüzde hayat, savrulalım dedik.
Her telden çalmak için burdayız, hem ağlatıp hem güldürmek, bazen güldürürken ağlatıp bazen ağlatırken güldürüp hep düşündürmek için. Gün gelecek stresimizi atacağız birlikte, gün gelecek kızıp bağıracağız ama inanın kızarken bile mutlu olacağız; Çünkü biz inanıyoruz ki mutluluk varılacak hedef değil, katedilen yoldur. Biz bu yolda iki mutlu noktayız ve sizlerle bir sürü mutlu noktacıklar olmak için buradayız....
12 Kasım 2013 Salı
Gerçekti Masal Oldu, Uçtu Hayata Kondu
Çaresiz bir ifadeyle çıktı kadın doktorun odasından. Elinde bir tomar kağıt, gözlerinde akamayan bir kırmızılık. Söylemek istedikleri çok kelimeleriyse yoktu, zaten kelimelere gerek de yoktu.
Muhteşem son diye buna derim...Büyük bir heycanla okudum gerçekten..Aslında ne kadar güzel bir noktaya değinmişsiniz.. Hayvanlardan öğrenilecek çok şey var... Başta annelik duyguları olmak üzere,sadakat,sevgi,dostluk..Mutlu olmak için nedenler aramak yerine, içinde bulunan durumun mutluluğa yorulması gibi..Ben de dahil olmak üzere bir çok insan hayatımızdaki olumsuzlukları hep şanssızlık olarak değerlendirip, Farklı bir açıdan bakmayı bilmiyoruz malesef...(Hep söylediğim bir sözüm vardır:"Hayatımdaki olumsuzlukları ikame edecek bir değer bulamıyorum.") Çünkü her zaman kendi derdimiz bize büyük gelir... Oysaki bilmeyiz insanların ne derin, ne çaresiz dertleri var..Şükretmek bir yana kalsın İsyan etmek ruhumuza işlemiş.."Kaçırdığım otobüsün arkadasından hayıflanırken, 5 dk sonra kaza yaptığını öğrenince,o gün öğrendim ki aslında o an olmamız gereken yerdeyiz..." Kaçırılan fırsatlar belki geri gelmez ama bilmeliyiz ki olmayışının da bir nedeni vardır, belki daha iyisi olacağı için belkide o anı yaşamamamız gerektiği için, belkide daha zamanı olduğu için.. Hikayeden çıkarılması gereken ders çok güzel ve çok anlamlı.. Masallarımızın, Neşelerimizin tükenmemesi dileğiyle...Yine güzel ve dokunaklı bir yazı yazmışsınız...Emeğinize,Yüreğinize Sağlık...
YanıtlaSilÇook teşekkürlerrr, üşenmeden okuyor ve bu güzel kelimeleri yazıyorsunuz ya havalara uçuyorum. Neşeniz, neşemiz daim olsun her daim:)
SilHerkesin saklı bir yeteneği vardır...Kimisi bu yeteneğini keşfetmiş değerlendirmiştir, kimisi ise saklı bir hazine gibi içinde biriktirmiştir..Sizinde yeteneğiniz kelimelere hayat vererek, cümleleri konuşturmak..Siz yeteneğinizi dile getirip yazarken üşenmiyorsanız, Bende iyi bir dinleyici olduğum için Okumaktan üşenmem.. :) Sevgiyle kalın.. (^_^)
SilÇok çok teşekkürler, sevgiler benden...
SilBlog dünyasına renk katacağınız için önemli bir blog olarak görüyorum çalışmalarınızı. Ancak küçük bir eleştiri. yazı fontunu küçültün.
YanıtlaSilTeşekkürler.
çok teşekkürler hem yorum hem eleştiri için.:)) Fontumuz başta daha küçüktü, sonra aynen sizin gibi okurlarımız daha büyük tercih ettiler, biz de büyüttük:) Ne yapsak şimdi...?:)
YanıtlaSil