Neden Buradayız?

Sosyal Medyacı küçük kardeş yeni böbrek nakli olmuş büyük kardeşe demişti ki beş yıl önce "bre kardeş gel beraber kardeş kardeş bir blog açalım, hem çalalım hem oynayalım; bizimle oynamak isteyenleri de aramıza kata kata kocaman bir aile olalım."

İşte böyle çıktık yola,hem kendimiz için hem sizin için, hayatın ve hayatlarımızın içinden, aklımızdan geçenleri, aman aklımıza gelmesin dediklerimizi; görüşlerimizi; yaşanmışlıklarımızı ve yaşanmışlıklaşmasını umduklarımızı; Dün’ün Bugün’ün olası Yarınların içine Siz dostları da katıp, arkamızda rüzgar önümüzde hayat, savrulalım dedik.

Her telden çalmak için burdayız, hem ağlatıp hem güldürmek, bazen güldürürken ağlatıp bazen ağlatırken güldürüp hep düşündürmek için. Gün gelecek stresimizi atacağız birlikte, gün gelecek kızıp bağıracağız ama inanın kızarken bile mutlu olacağız; Çünkü biz inanıyoruz ki mutluluk varılacak hedef değil, katedilen yoldur. Biz bu yolda iki mutlu noktayız ve sizlerle bir sürü mutlu noktacıklar olmak için buradayız....



29 Şubat 2012 Çarşamba

İki Farklı Yaşam...Elimizde olsa hangisini seçerdik ?



Bir senedir her sabah evimden çıkarken beni mırıldanarak, miyavlayarak uğurlayan ve ne dediğini hiç bir zaman tam olarak bilemeyeceğim bir ev arkadaşım var. Kapıyı açtığım anda, otomata bağlanmış gibi  bir ses çıkıyor: “miavvvvvv”... Beni gülümsetiyor bu ses ama sanırım onun için bu günün en hüzünlü “miavvv”’ı. 

Apartıman kapısına geldiğimde, her gün Serecebey’i kendine mesken edinmiş, pis bir kedicikle karşılaşıyorum. Benzer bir sesle, uzaktan bakarak, “günaydın” diyor resmen bana.

Alın size iki farklı yaşam ;

Sevgili kedim, para derdi olmadan malikanesinde zengin ve lüks bir hayat sürerken, kapımdaki kedicik bütün gün bir lokma ekmek için kavga edip duruyor. 

Bizim prenses evde taranmış tüyleriyle, bakımlı, ışıl ışıl, karnı tok bir şekilde otururken, diğeri bir çöplükten diğerine atlıyor. Üzerine yapışan çöp pislikleriyle aylak aylak bütün gün geziyor.

Hele kışın, biri acaba kaloriferin yanında mı yoksa halının üzerinde mi uyusam diye düşünürken, diğeri ıslanmamak için kafasını sokacak delik arıyor. 

Bizimkini okşamaya başladığınız anda mutluluk sesleri çıkarır; diğerine bir kere dokunmak istedim, sevilmenin ve güvenmenin ne demek olduğunu bilmediği için tedirgin ama meraklı gözlerle uzaklaştı benden...

Ama bizimkinin de kıskanacağı, farkında olmadığı çok şey var...

Kapıdaki kedicik, hopluyor, zıplıyor, tırmanıyor, nereye isterse gidiyor. Arkadaşları var, oynuyor, kavga ediyor... Aşık oluyor, sevişiyor, çocukları oluyor. Bir sürü macera yaşıyor.... Bizimki ne yapıyor, gözleri fal taşı gibi açık bir şekilde saatlerce olanları pencereden izliyor.

Seçim şansınız olsa nasıl yaşardınız? Özgür olarak kendi çöplüğünüzde mi? Yoksa rahat rahat “kedi gibi” uyuyarak mı? 

Ben bilemedim...Sizlere sormak istedim..

Biraz da araştırdım, kediler mırladığında mutlu olduklarını düşünüyoruz ama araştırmalar sonucunda anlaşılmış ki, kediler sadece mutluyken değil, aynı zamanda mutsuzken de mırlarlarmış... 

Çiğdem Keskin 
-->

12 yorum:

  1. Bak bu guzel, beni de dusundurdun simdi. Pek cogumuz aa canim tabiki sokaktaki kedi olmak isteriz. Ozgurluk falan filan mavallari atariz ama,is basa gelince de ahh su zenginlik rahatlik iste bende olsa bak hic sikayet edermiydim de deriz...
    Aslinda galiba herbirimiz hayatimizi basimiza geldigi sekilde yasamak zorunda kaliyoruz ve bunu sikayet ederek bile olsa da kabulleniyoruz. Taa ki is sagliga gelince. Bence en onemlisi saglik oyle veya boyle her sey oluyor ama saglik gittimi istersen cok harika bakilan ev kedisi ol ,istersen sonsuz ozgurlugu olan sokak kedisi ol fark etmez.Bunun da en yakin gozlemcileri siz olsa gereksiniz.
    Bu arada ozgurluklerine kavusan eski kominist ulke komsularimiza bak, cogu su anki durumdan da pek memnun degiller ha?

    YanıtlaSil
  2. Sevgili Alev,
    Nasılsın iyimisin ? İyi olmanı Cenabı Allahtan Niyaz eder sağlık ve huzurlar dilerim. Mektubuma başlamadan önce........ :))))) Bir mektub yazımı kadar özenli, ve o mektubu beklemek kadar tarifsiz,heyecan dolu huzurlu ve sağlıklı nice nice senelere sevdiklerinle hep beraberce olman dileğiyle..... ( aynı doğum günü kutlarmış gibi oldu ama öyle zaten dimi :)))) )

    Sayfanız çok güzel giriş kısmındaki kendinizi tanımlamanız :)))

    Hoşçakalın bye bye....
    Yusuf
    Avrupa Florence

    YanıtlaSil
  3. Yusuf'cum çok teşekkürler...harikasın ve çok naziksin.:))) iyi günlerde görüşmek dileğiyle
    alev

    YanıtlaSil
  4. Sevgili Taa uzaklardan
    O kadar benim düşündüklerimi dile getiriyorsunuz ki bana ekleyecek birşey kalmıyor tüm samimiyetimle söylüyorum.. Kim oldugunuzu da sanırım biliyorum:)))) taa uzaklara çok çok sevgiler.Bu arada keşke bu blogda bir forum açma şansım da olsa da bunları bol bol tartışabilsek ama malesef yok, ilerde kendi web sitemizi açarsak o zaman sizinle bunları yorumlamak çok keyifli olacağa benzer:) Bu arada her zaman misafir yazarlara kapımız açık. yazılarınız olursa yayınlarız büyük bir memnuniyetle.
    alev

    YanıtlaSil
  5. herkes sokaktaki kedi olurum tabi özgürlüğüm de özgürlüğüm diyor ama acaba sokaktaki kedi olmayı başarabilir mi insanoğlu. İnsan olarak bu soruya cevap vereceksek eger sokaktaki olmak istemeyeceğimi biliyorum. kedi olarak cevap veremiyorum çünkü değilim. ama evdekinin evde olmaktan memnun olduguna eminim çünkü dışarıyı bilmiyor neyle neyi kıyaslayacak haberi yok. Dışarıdaki hep bir evi olsun istiyor, eve alındığında ise dışarı kaçmaya çabalamıyor beslendiği yere hep geri dönüyor, bu da galiba sokaktaki kedi çok mu üşüyor ki özgürlüğünden vazgeçmeye razı diye de düşündürmüyor diil...diyorum ya kedi olmak gerek bunu cevaplayabilmek için:)

    Alev Keskin @alewkeskin

    YanıtlaSil
  6. Konu hergün bu dünyayı paylaşıpda her türlü trajediler yaşattığımız hayvanlar olunca ilgimi çekti. Kaç kişi farkında yada umrunda hatta bu dünyada olmaları gereksiz diye düşünen bile var. İnsanoğlunun menfaati yok ise hayvan olsun insan olsun farketmiyor bir şekilde önünde yanında sağında solunda hayatında istemiyor. Ancak gün gelip kader bir oyun oynayıpda yalnız kalınca ne cocuk ne arkadaş bir basına kalınca bu sefer itip kakdığı o hayvanlar ona dostluk yapıp bu dünyada hayatına yarenlik edince jeton düşüyor kimilerinde. Bizzat şahidim.Hayvanlar bu dünyada karşılıksız seven tek canlı. İnsan ise ?

    YanıtlaSil
  7. Biz de 2 kedi 1 köpek besleyen kardeşler olarak hayvanların koşulsuz sevgisini çok iyi tanıyoruz ve hayvanlara eziyet edenleri elbette ki şiddetle kınıyoruz.

    YanıtlaSil
  8. Benim de bir kopegim var inan senin dusundugunu defalarca kere bende benimki icin dusundum ama kiz korkak ensesine vur al agzindan lokmayi bir hata yaptiginda cok cekiniyor ona her turlu ozguveni verdigimiz rahat ettirmeye calistigimiz halde hakbuki isirmak gibi en delikanli gorunenlerin bile tirstigi bir silahi var disarda benden cesaret alarak boyuna posuna bakmadan koca koca kopeklere efeleniyor ama biz yok iken halinide gordum icler acisi sonucta su karara vardim eger tamamen dogal ortamlarda olsalardi en iiyisi en dogali ve guzeli buydu ama bunlar da ozunden kopmus evcillesmis haliyle korumaya muhtaclar benimkini biraksam ya cocuklarin eglencesi olur ya da psikopat ruhlu insanlarin elinde ziyan olur beni hergun ilk defa gormuscesine heyecanlanan (hergun aksatmadan yapan) ozleyen kizan kusen kiskanc sevgisinide kizginliginida riyakarsiz ortaya koyan kucuk can dostuma bunu yapamam
    Kafamda hep dudundugum bir konuyu sanki sen ne dudunuyorsun diye sorman cok enterasan bu belki hayvan sevgisinden empati yapmaktan kaynaklaniyor

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. belki de... ne olursa olsun dilegimiz hem hayvanlar hem insanlar hem de ikisinin birliktelikleri icin en guzeli olmasi...buna inaniyoruz ve bunu arzuluyoruz...

      Sil
  9. Zor soruymuş

    YanıtlaSil
  10. Paylaşımlarınızı sık sık takip etmekteyim . İstanbul ucak biletleri olarak paylaşımlarınızın devamını bekleriz .

    YanıtlaSil

Çok teşekkür ederiz,yorumlarınız bizim için çok değerli.